13 Ağustos 2014 Çarşamba

Arjantin

F Grubu
Arjantin  2 - 1 Bosna Hersek (3' Sead Kolasinac (k.k.), 65' Lionel Messi, 85' Vedad Ibisevic)
Arjantin  1 - 0  İran (90' Lionel Messi)
 Nijerya  2 - 3  Arjantin (3', 45' Lionel Messi, 4', 47' Ahmed Musa, 50' Marcos Rojo)

2. Tur
Arjantin  0 - 0  İsviçre
UZ. 1 - 0 (118' Angel Di Maria)

Çeyrek Final
Arjantin  1 - 0  Belçika (8' Gonzalo Higuain)

Yarı Final
Hollanda  0 - 0  Arjantin
UZ. 0 - 0
PEN. 2 - 4

Final
Almanya  0 - 0  Arjantin
UZ. 1 - 0 (113' Mario Götze)

Hemen hemen her yerde; TV'de, sokakta, kahvede, Arjantin denildiğinde ardından Lionel Messi zikredilir.  "27 yaşını doldurmuş bir Messi'nin artık kupayı getirmesi gerek", "Milli takımda iş yapamıyor" gibi düşünenler çoktu. Messi bu konuşmaları ne kadar önemsedi bilmiyorum ama sahada hep rahattı. Takımın kötü oynadığı anlarda ve skor tatmin edici olmadığı zamanlarda, taraftarın Messiye özel ıslıklarından sonra Messi'nin patlaması, "Gördünüz mü işte!" der gibi sevinmesi, onun böyle bir yük altında dik durduğunu ve süper kahraman tarzı rolünün bilincinde olduğunu gösterdi. Ninelerimizin bile tanıdığı bu adamı bir kenarı bırakıp, Arjantine bakarsak, çok iyi bir defans anlayışı gördük. Mascherano'nun da emniyet kilidi görevi gördüğü takımın gol yemesi çok zordu. Nitekim erken öne geçtikleri Bosna maçında, Bosnanın iyi oyunu karşısında başarılı bir defans vardı. İran karşısında pozisyon bile üretemeyen Arjantin geride çok açık verdi ama gol yemedi. Tüm bunların yanında değişmeyen surat ifadesiyle, melül melül bakan, feleğin çemberinden geçmiş hocaları Alejandro Sabella'nın böyle bir disiplin vermiş olabileceğini de düşündüm. 2. turu garantilemiş Arjantinin 5 gollü Nijerya maçını saymazsak, Arjantin turnuva boyunca, 85'de Bosnadan ve finalde 113'de Götze'den toplamda 2 son dakika golleri yedi. Böylelikle bu düşünceler somut hale gelmiş oldu. Grup maçlarını 6 gol atarak tamamlayan Arjantinde Messi bu gollerin 4'ünü attı. Arjantin Di Maria, Higuain, Lavezzi gibi süper yıldız kalibresinde hücum oyuncularına sahip olmasına rağmen çok tutuktu. Gol işini allaha emanet eder gibi Messiye emanet eden Arjantin, defansını sıkıya alarak oyun düzenini belli etti.

İsviçre maçı beklediğim gibi geçti. Sadece İsviçre'nin berbat kontra atak oyununu beklemiyordum. Pozisyon bulamayan Arjantini kurtaran isim sürpriz olmadı. İsviçrenin anlık dalgınlığını çok iyi değerlendiren Messi, Di Maria'nın tam önüne tek vuruşluk bir pas attı. Türk Spikerlerininin "al da at" klişesine cuk diye oturacak türden bu pası gol yapan Di Maria'nın şutu basit falan değildi.

Bu güne kadar hiç bir güçlü rakiple oynamadığını düşündüğüm anlarda "Belçika falan olsa ne yapacaklar acaba diye" içimden geçirirdim. Bu yüzden çeyrek finalde Belçika karşısındaki Arjantinin turnuvuya veda edeceğinden emindim. Her maçta, hantal görüntüsüyle Higuain'i sürekli eleştirdim. Higuain bana cevap verir gibi maçın başlarında süper bir gol attı. Ceza sahası çizgisi yakınlarında sekerek gelen topa gelişine yarım voleyle köşeye vurdu. Golden sonra, maç öncesi görüşlerimi haklı çıkarması için Belçikayı destekledim. Her anlamda yanıldğım maç olan bu maçta Arjantin rahat bir oyun çıkardı. Higuain bu maçta çok iyi oynadı. Ömer Üründül'ün de dediği gibi, sırtı dönük toplar alıp sakladı, kanatlara gitti, savunma arkasına koştu, rakibe fauller yaptırdı ve bir topu da direkten döndü.

Yarı final maçı turnuvanın en kötü maçıydı. Bu maç hakkında tek satır bile birşey yazmaya gerek yok.

 Büyük maçta Arjantin, Almanya karşısında sürpriz şekilde daha iyi olan taraftı. İki takımın da çok temkinli oynadığı kritik maçta zevksiz bir oyun vardı. Messi maçın başındaki deparlarıyla göze çarptı. Bu pozisyonlardan gol çıkmadı. Higuain defansın hatasını değerlendiremedi ve bana "heh işte gerçek Higuain bu!" dedirtti. Kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonda yapılacak en kötü şeyi yaparak topu alakasız bir yere gönderdi. Messi'nin deparlarını bıraktığı ikinci yarıda Arjantin defansıyla göze çarptı. Di Maria'nın da eksikliğiyle hücum gücü iyice eksik olan Arjantin maçı dengede götürmeyi başardı. Palacio'nun uzatmalarda kaçırdığı golle birlikte maç artık penaltılara gidecek derken Götze Dünya kupasının son golünü attı. Kesinlikle daha istekli gözüken tarafın Arjantin olduğu maçta ne kadar tarafsız bilemem ama Messi Altın Top ödülünü aldı. Maç sonunda Alman futbolcuların güzel sevgililerinin yanlarına ilişmesinin yanında Arjantinlilerin hareketsiz, hüzünlü hallerine bir tane bile kızın yanlarına gelmemesi bence iki katlı trajedi oldu... Sabella zaten hüzünlü olan ifadesini yine bozmadan futbolcusunun sırtına elini koyarak onlara "Olsun, hayatta bunlar da var" der gibiydi.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder